Katılım Bankaları – Faizsiz Bankalar
2-13

Resmin büyük halini görmek için tıklayın

14 Kasım 2022 - 20:05 'de eklendi ve kez görüntülendi.
HABER HAKKINDA GÖRÜŞ BELİRT
YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.

KANSERE YARARLI BAHARATLAR..

Buğday müthiş bir kanser ilacıdır.
Buğday şırası kanseri engel olur ve bu mühim bir bitkisel tedavi aracıdır.
Buğday çimi, bol klorofil maddesi dışında 100 kadar vitamin, mineral ve gıda maddesi içerir.
Taze olarak sarfedilen Buğday çiminde, aynı ağırlıktaki portakaldan 60 kez daha çok C vitamini ve aynı ağırlıktaki ıspanaktan 8 kat çok demir bulunmaktadır.
Buğdayın bir diğer özelliği ise kandaki toksinleri nötralize eden maddeler içermesidir.
Sıvı oksijenle dopdolu olan buğday çimi doğanın en kuvvetli anti kanseri olan ’laetril’ içermektedir.
Izgara etler ve füme yiyeceklerin kanserojen maddeler taşıdığı kanıtlanmıştır. (Japon Bilim Adamı Nagivara)
Japon Bilim Adamı Nagivara, taze buğday çiminde bu maddeyi tesirsiz duruma getiren enzimler ve amino asitler bulmuştur.
– Buğday çimini evde üretebilir miyiz?
– Evde de üretilebilir, ufak bir saksıda bile üretilebilir ve bulunduğu gibi yenebilir, evde üretemeyenlere tavsiyemiz ise buğday şırası üretmeleri….
– Buğday şırasını herkes üretebilir mi?
– Evet herkes üretebilir.
– İsterseniz tanım edeyim.
Bir bardak aşurelik buğday, evvelce hijyenik yıkanarak bir litrelik cam kavanoza konur.
Üzerine 3 bardak su klorlu olmamak şartıyla ek edilir.
Kavanozun ağzı bir tülbentle kapatılarak serin bir yerde 24 saat bekletilir.
Bu ilk su kullanılmaz, dökülür.
Kavanoza tekrar 3 bardak su ek edilir.
24 saat bekletildikten sonra meydana gelen yarı gazozlu su içilmek üzere bir kaba aktarılır.
Böylece bir bardak aşurelik buğdaydan kış aylarında günde 5 kez, yazın ise günde 3 kez şıra alınır.
Buğday şırasının lezzeti bazılarına itici gelebilir.
O takdirde her şıra bardağına bir C vitamini tableti eklenirse, nefis bir meşrubat meydana çıkar.
– Az evvelce sözünü ettiğimiz ’laetril’ buğday çiminden diğer nelerde bulunur?
Çünkü anlaşılıyor ki, ’laetril’ kanserin tedavisinde en etkin maddelerden biri…
Elmanın çekirdeğini de yiyin!
– Evet, Türkiye’de en basit laetril‘e ulaşabileceğimiz yer acı badem ve kayısı çekirdeğidir.
Hem de laetril elma çekirdeğinde de vardır. Elmanın çekirdeği yenilirse çok da iyi olur. Amerika’daki ilaç sanayinin maşaları bu ’laetril’ isimli ilacı yasaklatmayı başarmışlardır ama Meksika’da satılan ’laetril’ bu ülkeden alınıp kaçak olarak ABD’ye sokulmaktadır.
Laetril, vitamin ve minerallerle verildiğinde çok daha iyi neticeler alınmaktadır.
‘Kanserin Ölümü’ isimli kitabında Manner, laetril ile yüzde 90 başarı kazandığını söylemişti.
– Acı badem ve kayısı çekirdeği de laetril içeriyor öyle mi?
– Evet öyle. Türkiye’de acı badem ve kayısı çekirdeğinin sıkça tüketildiği yerlerde resmi bir istatistik yok ama kanser vakalarının az bulunduğuna inanılıyor. Resmi istatistik oluşturulan bir ülke var…
Pakistan’a komşu ufak bir prenslik olan Hunzakut’ta şimdiye kadar hiç kanser olayına rastlanmadı.
Hanzakut’un özelliği esas gıdaları kayısı ve kayısı çekirdeği…

– Dünyada bugün kullanılmakta olan kemoterapi ve radyoterapi bağışıklık sistemini bozduğunu iddia ediyorsunuz seçenek tedavilerin bir sıralamasını yapsak en öne hangisini koyarsınız?
– Önceliği bağışıklık sistemini güçlendiren tedavilere veririm, daha sonra biyolojik tedaviler ve bitkisel tedaviler gelir.
Bağışıklık sistemi konusu ile ilgili Alman hekim Issel’in bütün vücut tedavisi bugün bu ülkedeki 60/70 klinikte başarı ile uygulanmaktadır.
Başarılı bir teknik: Bütün vücut tedavisi
– Bütün vücut tedavisi nedir?
– Joseph Issel de bizim gibi kanseri lokal bir hastalık olarak değil, bütün vücuti ilgilendiren sistemik bir hastalık olarak ele alıyordu.
Ona göre vücutde devamlı olarak kanser hücreleri ürüyor ancak sıhhatli bir bağışıklık sistemi bu hücreleri anında tahrip ediyordu.
Issel’in bir diğer tedavi teknikide, ayda bir olmak üzere, özel olarak muamele görmüş bir kolibasil aşısı olan Pyrifer ile ateş şoku tedavisi idi.
Bu teknikle hastadan bir oran kan alınıyor, bunu ozon oksijen birleşim ile karıştırarak tekrar hastanın damarından enjekte ediyordu.
Binlerce kanser hastası bu teknikle iyileşmişti.
Eski Sovyetler’de, şimdiki Rusya’da bu teknik duruman kullanılıyor.

POPÜLER FOTO GALERİLER
SON DAKİKA HABERLERİ